inat sistem su yuzeyinde
[IMG]http://img27.imageshack.us/img27/8365/inadia.png[/IMG]
Printable View
inat sistem su yuzeyinde
[IMG]http://img27.imageshack.us/img27/8365/inadia.png[/IMG]
[quote=Astatin;94388]PAMIK günaydın,
Pozisyon yazmıyorsun bi zamandır?:cool:[/quote]
sanada günaydın asti.
poz. yazınca başımıza tuğ dikmiyorlarki.bazen yazarız bazen yazmayız.keyfe keder bir durum.
poz.yazmıyorum diye işlem yapmıyorum sanma yani.boş durmuyoruz elimiz armut toplamıyor :D
birazda sıkıldım aslında VOB işinden gel-gitler yaşamaya başladım acaba FX'e mi zıplasam diye.çünkü bu VOB adamı iyice ekran manyağı yapıyor.FX öyle değil istediğin zaman otur trade et.birde bıktım bu VOB'un gaplerinden,gece DOW ne yaptı,sabah FDOW ne olacak hallerinden.
bir abim var MIG'de işlem yapıyor otomatik trade çalıştırıyor sistemi otomatik al-sat yapıyor.güzel güzel para kazanıyor.full-robot...psikoloji yok,yorum yok oh misss...canı istediği zaman oturuyor ekrana istediği zaman kalkıyor.
kafam karışık :confused:
NTVMSNBC`NIN HABERINE GORE; ABD SENATOSU`NDA CUMHURIYETCILER OTOMOTIVCILERIN
GEREKIRSE IFLAS ETMESINE IZIN VERILMESINI ISTERKEN, GM AYAKTA KALMA MUCADELESI
VERIYOR.
NTVMSNBC`DE BUGUN YAYINLANAN HABER SOYLE:
`CUMHURIYETCILER, KONGRE’NIN GENERAL MOTORS’A YARDIM ETMEKTEN VAZGECMESINI
VE GEREKIRSE IFLAS MAHKEMESINE BASVURMASINI IZIN VERMESINI ISTIYOR.
SENATOR JOHN MCCAIN, GENERAL MOTORS ICIN BELKI DE EN IYI SECENEGIN IFLAS
MAHKEMESINE BASVURMAK OLDUGUNU SOYLEDI.
MCCAIN, GENERAL MOTORS’UN BU SAYEDE DAHA GUCLU BIR SIRKETE DONUSMEK ICIN
YENIDEN ORGANIZE OLABILECEGINI VE ISCI SENDIKASIYLA YENIDEN MASAYA
OTURABILECEGINI IFADE ETTI.
SENATOR RICHARD SHELBY, CHRYSLER, FORD VE GENERAL MOTORS’UN BASININ BELADA
OLDUGUNU VE BU FIRMALARIN AIT OLDUGU YERIN IFLAS KORUMA PROGRAMI OLDUGUNU
KAYDETTI.
SENATOR JOHN BOEHNER ISE, GENERAL MOTORS UZUN VADEDE AYAKTA KALABILECEK BIR
FIRMA OLDUGUNU GOSTERMEDEN HUKUMETIN DAHA FAZLA YARDIM ETMEMESI GEREKTIGINI
IFADE ETTI. `
-MATRIKS-
Doğru yolu bulacaklarmı nedir.
fdow desteğe yakın .. tepmesi lazım buralardan .. fdow 15 dk tobo olabilir .. tavsiyem sistemlerinize sadık kalınız .. haha :) ..
[URL=http://img16.imageshack.us/my.php?image=adszyob.jpg][IMG]http://img16.imageshack.us/img16/2538/adszyob.jpg[/IMG][/URL]
[quote=SEYYAH;94392]sanada günaydın asti.
poz. yazınca başımıza tuğ dikmiyorlarki.bazen yazarız bazen yazmayız.keyfe keder bir durum.
poz.yazmıyorum diye işlem yapmıyorum sanma yani.boş durmuyoruz elimiz armut toplamıyor :D
birazda sıkıldım aslında VOB işinden gel-gitler yaşamaya başladım acaba FX'e mi zıplasam diye.çünkü bu VOB adamı iyice ekran manyağı yapıyor.FX öyle değil istediğin zaman otur trade et.birde bıktım bu VOB'un gaplerinden,gece DOW ne yaptı,sabah FDOW ne olacak hallerinden.
bir abim var MIG'de işlem yapıyor otomatik trade çalıştırıyor sistemi otomatik al-sat yapıyor.güzel güzel para kazanıyor.full-robot...psikoloji yok,yorum yok oh misss...canı istediği zaman oturuyor ekrana istediği zaman kalkıyor.
kafam karışık :confused:[/quote]
şu full robot işi acayip kafama yattı.
zincir emir işlemi mümkün olsa, ben de günlük (hatta haftalık) bi plan yazıp full robota bağlayacağım :..:
DAX: 3620 çok güçlü destek... 15 dk lık sistem VOB30 da hala alda...
[B]Munzam karşılığına indirim, iflas ertelemeye tedbir[/B]
[B]09.03.2009 | Erdal Sağlam | [/B]
[IMG]http://www.referansgazetesi.com/includes/aspx/page/resim.aspx?hbr=118423&w=281&h=137[/IMG]
[B]
[/B]
[LIST][*][*][*][*][*] [/LIST]
[INDENT] Türkiye Bankalar Birliği mevduata ayırdıkları munzam karşılıklarda 2 puanlık indirim talep etme kararı aldı. Bankalar ayrıca iflas erteleme ile uygulamasının kötüye kullanılmasının engellenmesi için de Adalet Bakanlığı'na başvuracaklar.
Bankalar, krizin derinleşmesi üzerine Merkez Bankası'ndan daha önce indirilen mevduat munzam karşılıklarının tekrar indirilmesini isteyecek. Bankalar batık kredi sorununun büyümesiyle birlikte şirketler tarafından kaçış yolu olarak kullanılan "iflas erteleme" uygulamasına karşı da ciddi bir önlem alınması için Adalet Bakanlığı'na başvurma kararı aldı.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu'nun geçen hafta yapılan toplantısında, derinleşen krizin sektör üzerindeki etkilerinin ele alındığı ve alınması gereken önlemlerin tartışıldığı öğrenildi.
[B][SIZE=6][SIZE=2]Randevu talep ettiler[/SIZE][/SIZE][/B]
Bankalar Birliği, munzam karşılıkların tekrar indirilmesi için Merkez Bankası'na başvurma kararı alırken, iflas erteleme uygulamasının kötüye kullanımının önüne geçmek için de Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'e başvurma kararı aldı. Merkez Bankası ve Adalet Bakanlığı'ndan görüşme için randevu istendiği öğrenilirken, Bankalar Birliği Yönetim Kurulu üyelerinin bu hafta içinde Ankara'ya gelerek iki taleplerini de iletmeleri bekleniyor.
Bankalar, Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın daha önceki konuşmalarından cesaret alarak, ikinci bir indirim için talepte bulunacaklar. Başkan Yılmaz, sektördeki likiditenin rahatlatılması için yapılan munzam karşılık indiriminin, gerekli görüldüğü takdirde tekrar olabileceğini söylemişti.
Merkez Bankası 2008 Aralık ayının ilk haftasında yabancı para mevduatta uygulanan yüzde 11'lik munzam karşılık oranını 2 puanlık indirimle yüzde 9'a düşürmüştü. Bu indirim sayesinde bankaların 2.5 milyar dolarlık mevduatları serbest kalmış, başka bir deyişle Merkez Bankası bu kararıyla piyasadaki döviz likiditesini 2.5 milyar dolar rahatlatmıştı.
Bankalar küresel krizin derinleşmesi üzerine döviz likiditesinde yeniden sorunlar yaşadıklarını belirterek, Merkez Bankası'ndan en azından 2 puanlık bir indirim daha yapmasını isteyecekler.
Krize karşı önlem konusunda da zaten Merkez Bankası'nın dışında somut bir adım atılmış değil. O nedenle bankaların yine Merkez Bankası'ndan medet umdukları gözlenirken, hiç olmazsa son günlerde yoğunlaşan döviz taleplerini karşılamak için likiditenin artırılması gerektiğini söylüyorlar.
[B][SIZE=6][SIZE=2]İflas erteleme sorunu büyüyor[/SIZE][/SIZE][/B]
Bankaların bir süredir baş gösteren iflas erteleme ile ilgili sorunları da büyüyor. Kredi kullanıp zor durumda kalan şirketlerin, iflas erteleme başvurusunda bulunup, bankalara olan borçlarını ödemedikleri görülürken, son dönemde kredi geri dönüş sorununun büyümesiyle birlikte iflas erteleme taleplerinin de arttığı gözleniyor.
Zor duruma düşmeseler bile, bazı şirketlerin yasadan kaynaklanan hakların kötüye kullanımı anlamına gelecek biçimde iflas erteleme isteyip, adres ve isim değişiklikleri yaparak borçlarını ödemedikleri gözlenirken, bankacılar son dönemde bu kötüye kullanımın giderek arttığı görüşündeler.
Bankacılar "İflas erteleme isteyen şirkete bir daha kredi verilemez" diye açıklamalar yapsalar da bunun caydırıcı olmadığı, uygulamanın yaygınlaştığı gözleniyor. Hatta gazetelerde iflas erteleme için danışmanlık yapan, yani yasanın kötüye kullanımı için akıl vermek üzere kurulan bazı organizasyonların ilanları yayımlanmaya başladı.
Bankacılar daha önce de bu uygulama ile ilgili şikayetlerini AK Parti Hükümeti'ne ilettiklerini ama sonuç alamadıklarını belirtiyorlar.
Önümüzdeki dönem, krizin derinleşmesiyle birlikte uygulamanın giderek yoğunlaşmasından, bu kötüye kullanımın bankaların kaynak yapısını bozacak boyuta gelmesinden kaygı duyuluyor.
O nedenle iflas erteleme konusunda yasal sınırlamalar konması konusunda Adalet Bakanlığı'ndan yardım isteyecekler.[/INDENT]
[B][COLOR=#0000FF]Bu piyasa kimleri 'kral' yaptı, kimler bu piyasanın mağdurları
09.03.2009 | Yiğit Bulut | Yorum
Hemen arz edeyim: Demirbank, Sabah Yayıncılık, Medya Holding, Çukurova, Kepez gibi halka açık şirketlerde paranızı, varlığınızı devletin verdiği yetkilerle yapılan işler sonucu birilerine kaptırdıysanız, devletin verdiği yetki ile açılan ve yine bu yetki ile para topladığını sandığınız İmar Bankası'na yatırdıysanız; daha açıkçası, hâkim ortaklar tarafından tasarruflarınız transfer edildiyse, sizlere piyasa mağduru diyebiliriz.
Bu noktada aklınıza şu soru gelebilir: Daha somut örneklerle konuyu açabilir miyiz?
Açarız, öte bile gideriz.
Hortum satışı haklı kılmaz
Devletin halka açılma izni verdiği Demirbank, bugün yabancı bir banka olarak takır takır işliyor; Sabah, TMSF tarafından satıldı, geri alındı, yeniden satışa çıkıyor ve alıcı başka bir şirket adı altında yeniden halka açılmaya hazırlanıyor. Bu örneklerin en önemlisi ve bence en vahimi devletin borç kâğıdını satan İmar Bankası'ndan bono alanlar, ellerinde kağıtlar sokaklarda geziyor. Kimse dönüp bakmıyor. Ne dersiniz; bu kadar somut örnek yeter mi?
Değerli dostlar, "Yabancılara banka satışı sakıncalı" dediğimizde, karşımıza hep aynı tezle çıkıyorlar; İmar Bankası gibi mi olsaydı!
Türkiye'de İmar Bankası gibi birkaç banka sahipleri olan aileler tarafından hortumlandı diye, "Bütün bankalarımızı satalım" tezi haklı hale mi gelir.
İmar Bankası uç örnek
İmar Bankası son derece uç bir örnek. Ve asla diğerleri ile kıyaslanamaz.
Değerli dostlar, konuya İmar Bankası merkezli devam etmek ve soru-cevap yöntemiyle konuyu açarken, piyasamızın mağdurlarını unutanlara yeniden çağrıda bulunmak istiyorum: Piyasanın ayıpları düzeltilmeli.
Soru 1: Suçlu kim?
Bu uygulama ile devletin banka açma yetkisi verdiği, bono satma yetkisi olup olmadığını kontrol etmek zorunda olduğu bir kurumdan, Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi'nin bonosunu aldığını düşünenler cezalandırılmış oldu. Alım yapanlar devletin mevduat toplama yetkisi verdiği bir kapıdan girdiler ve üzerinde T. C. damgası olan borçlanma kâğıtlarını aldılar. En azından öyle sandılar. Çıkarılabilecek sonuç: Devlet, bir kuruma para toplama yetkisi gibi modern dünyada aslında para basma-para yaratma yerine geçebilecek bir güç veriyorsa ve bu kurum da bunu halka karşı kullanıyorsa, birincil sorumluluk yetkiyi verenindir.
Soru 2: Peki bu ödememe durumu, hakça bir yaklaşım mı?
Vatandaşın haklarını koruyan ve bugünden yarına değişmeyen dinamikler hükümetlerin değil, devletin devamlılığı ilkesine bağlıdır. Devletin devamlılığı ise "Ne yapalım bir önceki hükümet denetlememiş, suçluyu bulun" gibi bir açıklama ile geçiştirilemeyecek kadar ciddi bir iştir. Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi'nin bonosunu sattığını iddia eden, yıllarca televizyonlarda reklam yapan bir kurumdan "Acaba yetkisi var mı" diye şüphelenmek vatandaşa değil, ilk önce devletin kurumlarına ve siyasi otoriteye düşer. Bu noktada bir ayrıntının da altını çizmekte yarar var: Devletin kurumları ve bürokratları görevlerini yapmış fakat siyasi otorite baskı yaparak süreci engellemişse, bu çok daha vahim ve telafisi olmayan bir suçtur. Çıkarılabilecek sonuç: Olmayan bonolar satılırken medya kanalları kullanılıyor ve yapılan reklamın altındaki tezler doğru mu diye yetkili kurumlar tarafından sorgulanmıyorsa, devlet bonosu satışı için yapılan bir reklamın içeriğinin sahte olabileceği vatandaşın aklına gelebilecek en son ihtimaldir. Ortada çok vahim, hatta kelimelerle ifade edilemeyecek kadar büyük bir skandal var. Yetkisi olmayan bir kurum yıllarca RTÜK denetiminde olan TV'lere reklam vererek para topluyor, bazı kurumlar çarpıklıkları daha 1989'da tespit ediyor, fakat devletin hiçbir kurumu ve hükümetler buna dur demiyor.
Amerikalılar aptal mı
Sonuç 1: "Bankaları yabancılara kaptırdık" tezine verilecek cevap İmar Bankası değil! Orada farklı bir olay var.
Sonuç 2: "Bankaları satmalıydık" diyenlere soruyorum; Türkiye'de banka alan-ortak olan AB ve ABD bankalarına ne oldu? Onlar şimdi taze sermaye koyabilecekler mi?
Son söz: Bir ülkede bankacılık sistemi fethedilmişse; çok şey fethedilmiştir. Amerikalılar aptal mı satmıyorlar; ne olursa olsun devletleştiriyorlar![/COLOR][/B]
Endeks aefes ve tceel ile tutuluyor ,
Aefes ve tceel in endeks üzerinde bu kadar agırlıgı olmasına olanak saglayanlar , küçük yatırımcıların soyulmasında suç ortaklarıdır.
dibe daldrıttılar tekrar
29075 şort sistemli
haftasonu uykusuz geçti ama değdi..shortlar devam